Türkiye’de motosikletin sürat sonu kamyon, otobüs üzere büyük araçlarda birebir ya da yakın seyrediyor. Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Türkiye’deki araçlar için belirlediği sürat hudutları şehirlerarası çift istikametli kara yollarında kamyon, otobüs ve motosikletlerin 80 kilometre. Bölünmüş yollarda kamyonlar 85, otobüs ve motosikletler 90 kilometre. Otoyollarda otobüs ve motosiklet için 100, kamyonlar için ise 90 kilometre. Motosiklet sürüş eğitmeni Zafer Akçay, tıpkı sürat hududunda giden otobüs yahut kamyonun motosiklet şoförünün görüş aralığını kapatarak kazaya davetiye çıkardığını söyledi. Akçay, “Motosikletlerin kamyonlarla tıpkı olan sürat sonu arabalarla eşitlenirse motorcuların hayatı kurtulur” dedi.
Türkiye’de yıllara nazaran trafikteki motosiklet sayısının değişimine bakıldığında 2002 yılında kayıtlı motosiklet sayısının TÜİK bilgilerine nazaran 1 milyon 406 bin 907’iken, 2024 yılında bu sayının 5 milyon 636 bin 583’e çıktığı görülüyor.
Yıllar içerisinde motosiklet sayısındaki artışa rağmen, Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan Türkiye’de araçların uyması gereken yasal sürat sonları, İçişleri Bakanlığı’nın 02.06.2022 tarihli 23635644.249-31129 sayılı yazısına istinaden arabalar için otoyollarda artırıldı.
2023 yılında 89 binin üzerinde motosiklet kazaya karıştı
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, ‘Motobike İstanbul 2024’ fuarında yaptığı konuşmasında motosiklet kazalarına ait sayılar paylaşmıştı. Bakan Yerlikaya’nın verdiği bilgilere nazaran, 2023 yılında 89 binin üzerinde motosikletli kazaya karıştı. Bu kazalarda 107 bin 725 kişi yaralandı, 1301 kişi de hayatını kaybetti. 2022’ye nazaran can kayıplarındaki artış yüzde 30 civarında. 2023 yılında ölümlü yahut yaralamalı kazaların yüzde 38’ine motosikletliler karıştı. Türkiye geneli ölümlü kazaların yüzde 20’si motosiklet sebebiyle olan kazalar.
“Ölümcül sonuçlara neden olabiliyor”
Motosikletlerin azami sürat hudutlarının otobüs yahut kamyon üzere daha büyük araçlarla birebir olmasının Türkiye’de çok büyük bir sorun olduğunu belirten motosiklet sürüş eğitmeni Zafer Akçay, Avrupa’da bu durumun bu türlü olmadığını söyledi. Akçay, “Avrupa’nın birçok ülkesinde otomobillerle motosikletlerin azami suratları aynıyken Türkiye’de önemli farklar var. Bu motosikletliler için ölümcül sonuçlara neden olabiliyor. Zira motosikletliler, kamyonlar ve otobüslerle tıpkı sürat limitlerinde giderlerse önemli risk altına giriyorlar” dedi.
“Eşitsizlik var”
Büyük araçların şehirlerarası yollarda yarattıkları birçok mahzur var olduğunu açıklayan Akçay, “Hız sonlarına baktığımızda gidiş-geliş çift taraflı yollarda 80 kilometre motosiklet, 90 kilometre otomobil, çok az bir fark var. Fakat bölünmüş yola geldiğinde motosikletler 90 kilometreye çıkıyor, otomobiller 110 kilometreye çıkıyor. Şimdiki otoyollar 140 kilometreye kadar çıktı. Motosikletin ise otoyolda azami suratı 100 kilometre olmak zorunda. Bu çok önemli bir eşitsizlik ve o hızlarda motosikletli için can güvenliğinin hiçe sayılması, tehlikeye atılması demek. Diyelim ki bir motosiklet 80 kilometre süratle gidiyor gerisinden otobüs gelip geçebiliyor. Ya da tıpkı hızla gidildiğini düşünelim önünde bir otobüs var ardında bir kamyon var ve ne yazık ki onu geçemiyorsunuz. Tıpkı hızla gitmek zorundasınız” sözlerini kullandı.
“Bir motosikletinin en büyük silahı görüşüdür”
Akçay, görüşün motosiklet şoförü için çok değerli olduğunu büyük araçların görüşü kısıtladığını tabir ederek “Önünüzdeki otobüsün görüşü kapattığını düşünün. Ona bir şey olmaz. Lakin siz bir anda tehlikeyle karşı karşıya kalabilirsiniz. Zira kamyon yahut otobüs motosikletin önünü kapatıyor. Görüşü sıfıra indiriyor. Bu bizim için çok değerli bir şey. Zira bir motosikletinin en büyük silahı görüşüdür. Bunu elinden alırsanız her şey sona erebilir. O yüzden çok tehlikeli” dedi.
“Arabayla motosiklet sürat hudutlarının eşitlenmesi şart”
Motosikletin kesinlikle otomobil sürat sonlarına çıkarılması gerektiğini aktaran Akçay, “Avrupa ülkelerinin hepsinde bu bu türlü. Yalnızca bizde fark var. Bu fark neden var? Hiç bilmiyorum. Mantıklı da değil. Motosikletlilerin can güvenliğinin daha âlâ korunabilmesi için otomobille motosiklet sürat hudutlarının eşitlenmesi şart” diye konuştu.
“Elimiz kolumuz bağlı”
Bu durumun kazalara neden olabileceğini belirten Akçay “Çünkü motosiklette bir kaporta yok. Motosiklet şoförü ne giyiniyorsa o. Otomobille kaza yapmakla, motosikletle kaza yapmak ortasında önemli farklar var. Zira kaza sonucunda büyük hasar alan taraf motosiklet şoförü oluyor. Otomobil kaportaya gidiyor. Siz hastaneye gidiyorsunuz. Motosikletlerin en azından otomobillere kadar sürat hududu yükseltilirse şayet motosikletçinin sürüşte kaçmak üzere çok değerli bir avantajı vardır. Kaçma avantajını kullanabilir. En azından biraz gaz açıp tehlikeden uzaklaşabilir. Ancak ne yazık ki şu anda elimiz kolumuz bağlı. Zira sürat hudutları buna müsaade vermiyor” dedi.
“Bu trafik, kontrolle lakin düzelir”
Trafikte kontrollerin ehemmiyetine de dikkat çeken Akçay, “Denetimler çok fazla. Bu çok hoş bir şey. Bu trafik lakin kontrolle düzelir. Lakin bu kontrole takılan sonlarda ne yazık ki bu olumlu karşılık vermiyor” sözlerini kullandı.
“Arabalarla eşit seviyeye çıkarırlarsa birçok motorcunun hayatı kurtulacak”
Motosikletin günümüzde değerli bir taşıt olduğunu belirten Akçay, “Gelişmiş ülkelerdekinin birebirini istiyoruz. Farklı bir trafiğimiz yok. Onlarla neredeyse eşit ve biraz daha kaotik bir ortamımız var. Bunu çözebilmek için de motosiklet aslında çok âlâ bir taşıttır. Motosiklet çağdaş bir taşıttır. Yer tutmaz, az akaryakıt harcar. Yolu eskitmez. Trafik için desteklenmesi, sübvanse edilmesi gereken bir araçtır. Ricamız şu; sürat hudutlarını bir küçücük yasa değişikliğiyle otomobillerle eşit seviyeye çıkarırlarsa şayet inansınlar ki birçok motorcunun hayatı kurtulacak, çok daha inançlı seyahat başlayacak ve bu durum insanları motosiklet kullanmaya da teşvik edecektir” diye konuştu.
“Devletin bu kontrolleri sıkı tutması gerekiyor”
Trafiğin hürmet, anlayış, empati üzere kavramlarla düzeleceğine dikkat çeken Akçay, “Siz şayet motosiklet şoförünün yerine koyarsanız kendinizi, o vakit onu affedebilirsiniz ya da ona hoşgörülü olabilirsiniz. Mesela yağmurda ona yol verebilirsiniz. Otomobil şoförleri açıkta giden motosiklet şoförlerinin yerine kendilerini koyar, biraz da anlayışlı olurlarsa bu iş çözülür. İki taraf da birbirine hürmet ve sevgiyle yaklaşırsa bu sorun inanın çok kısa müddette çözülecektir lakin bunun yanında devletimizin de bu kontrolleri aralıksız devam ettirmesi ve sıkı tutması gerekiyor” dedi.
Sürücüler sürat hududunun artırılmasını talep ediyor
Motosiklet şoförleri de sürat hudutları konusunda şikayetlerini lisana getirdi. Harun Sağlık, “Bana nazaran bu çok tehlikeli bir şey. Büyük araçların tıpkı süratte gitmemesi gerekiyor. Zira bizim de karşı tarafın da görüş açısı kapanabiliyor. Ondan sonra kazalara şahit oluyoruz. Bunların olmaması gerekiyor” sözlerini kullandı.
Sercan Yıldırım ise “Motosiklet şoförü olarak daima ikinci planda kaldığımız için bu neden çok kazaya sebep oluyor. İstediğimiz sürate ulaşamadığımızdan ötürü maalesef artta kalıyoruz ve öteki araçları göremiyoruz bundan da hiç şad değiliz. Bu suratın biraz artırılmasını talep ediyoruz” diye konuştu. (DHA)